Yaşamak için harikulade bir zamandayız. Hedef ve isteklerimizden daha fazlasını başarabilmek için, hiç bu kadar çok fırsat ve imkanımız olmamıştı. İnsanlık tarihi boyunca bu kadar fazla seçeneklere sahip bir yaşam standartı yoktu. Olağan durum ve işlerimize yetişebilmek için uğraşırken, yeni görev ve sorumluluklar art arda üstünüze geliyor.

İlk olarak zaman bilincinin farkında olmak gereklidir. Açık ve net bir şekilde önceliklerine karar verip belirleyen ve onları hızlı bir şekilde çözüme kavuşturan ortalama bir insan, çok konuşup harikulade planlamalar yapmakla birlikte, pek az işini sonuca ulaştıran bir dahiden çok daha fazla yol kat eder. Önünüzde iki önemli iş varsa, bunlardan en büyük, en zor ve en önemli olanından başlayın. Kendinizi, hemen başlamak ve başka bir şeye geçmeden o işi bitirmek üzere disipline edin. Bunu bir ‘test’ olarak düşünün ya da kendinize bir meydan okuma olarak değerlendirin. Daha kolay olandan başlamak yanılgısına ve kolaylığına düşmeyin.

Kendinize daima şunu hatırlatın: Her gün verdiğiniz en önemli karar, hemen şimdi ne yapacağınız ve daha sonraya hangi işi bırakacağınız kararıdır.

Daha yüksek ücret alan ve daha hızlı yükselen kadınlar ve erkekler arasında yapılan araştırmalarda, bu insanların en belirgin ve en tutarlı nitelikleri olarak, yaptıkları her şeyde ‘eyleme dönük olma’ özelliği ön plana çıkmaktadır. Başarılı insanlar, kendilerini doğrudan ana görevlerine yöneltenler ve o görev tamamlanana kadar başka bir şeye kafa yormadan ısrarla onun üzerinde çalışanlardır. Hayattaki ve işteki başarınızın %95’i, zaman içinde geliştirdiğiniz alışkanlıkların niteliği tarafından belirlenir. Öncelikleri belirleme, savsaklamaktan vazgeçme ve en önemli olan işe sarılma alışkanlığı hem zihinsel, hem de fiziksel bir alışkanlıktır. İşleri savsaklamanın ve motivasyonsuzluğun başlıca sebeplerinden bir tanesi de, ne yapmanız, bunu hangi sırayla yapmanız ve neden yapmanız gerektiği konusundaki belirsizlik ve kafa karışıklığıdır. Yaptığınız her şeyde hep daha çok açıklık sağlamaya çalışarak, bu durumu aşmaya gayret edin.

Kural: “Kağıt üzerinde düşünün.”

• Tam olarak ne istediğinize karar verin !
• Kağıda yazın !
• Hedefinize bir zaman sınırı koyun !
• Hedefinizi başarmak üzere yapmanız gerekenlerle ilgili aklınıza gelen her şeyin bir listesini çıkartın !
• Listeyi bir plan haline getirin !
• Planınızı vakit harcamadan hayata geçirin !
• Her gün, sizi, ana hedefinize yaklaştıracak olan bir şeyler yapın !

Hedefler, başarı ocağının yakıtıdır. Onlar ne kadar büyük ve net olurlarsa, onları başarma konusunda da o kadar heyecan sahibi olursunuz. Hedeflerinizi ne kadar çok düşünür ve üzerine yoğunlaşırsanız, başarma arzunuz da o kadar artarak büyür. Hedeflerinizi sürekli olarak hatırlayın ve onları günlük olarak revize edin. Her sabah güne başladığınızda, o an için hedefiniz yolundaki en önemli iş neyse, onu başarmak üzere harekete geçin. (Tracy, 2021)

Bir işin tamamlanması, insanlara tatmin duygusu verir ve onları mutlu kılar. Motivasyon sağlar. Ne zaman herhangi bir ölçekte ve önemde bir işi tamamlasanız, içinizden bir enerji, bir şevk ve bir saygı duygusu yükseldiğini hissedersiniz. Gerçekleştirilen iş ne denli önemli olursa, kendinizi de o denli güçlü ve güvenli hissedersiniz. Önemli bir işin halledilmesi, beyninizdeki endorfin hormonlarını serbest bırakır. Bu endorfinler size, doğal yollardan tatmin duygusu verirler. Bir işin başarıyla tamamlanmasını takip eden endorfin dalgası, sizi daha yaratıcı yapar ve kendinize daha fazla güvenmenizi sağlar. İşte, başarının sırlarının en önemlilerinden birisi de budur. Siz de, endorfinlere ve onların tetiklediği açıklık, kendine güven ve yeterlilik duygularına ‘pozitif bağımlılık’ geliştirebilirsiniz. Böyle bir ‘bağımlılığı’ geliştirdiğinizde, neredeyse kendiliğinden hayatınızı organize etmeye başlar ve giderek daha önemli görevlere ve projelere yönelip, onları tamamlar hale gelirsiniz. Sonuçta, başarıya (olumlu anlamda) bağımlı birisi olursunuz.

Harika bir hayatın, başarılı bir kariyer sürdürmenin ve kendinizi olağanüstü hissetmenin anahtarlarından bir diğeri de, önemli işlere başlayıp, onları bitirme alışkanlığını geliştirmektir. Böyle yaptığınızda, belirgin bir güç edinirsiniz ve önemli işleri tamamlamak, size onları yüzüstü bırakmaktan daha kolay gelmeye başlar.

Her türlü becerinin üstesinden pratikle gelinir. Zihin de, tıpkı kaslar gibidir. Kullanıldıkça güçlenir ve kabiliyeti artar. Pratik yaparak, istediğiniz ya da gerekli gördüğünüz her türlü davranışı öğrenebilir ve bu alışkanlığı geliştirebilirsiniz.

Motivasyonu korumak ve şüpheleri ya da korkuları aşabilmek için, kendinize sürekli olarak: “Başarabilirim! Başarabilirim!” deyin..

“ Yeterli zamanımız hep olur, yeter ki, onu doğru olarak kullanmayı bilelim.”

-JOHANN WOLFGANG VON GOETHE

MENTÖR

İREM BAYAR

Kaynakça Tracy, B. (2021). ye o kurbağayı. istanbul: arıtan yayınevi.