Etkin Eğitim Kurumları
Etkin Eğitim Kurumları
Blog

Yeni Dünya: Dopamin Çağı

Günümüzde, dünya hızla değişiyor ve bu değişimin bir sonucu olarak yeni bir dünya yapısı ortaya çıkıyor. Bu değişimin ortasında ise dopamin çağı, teknoloji ve bilgi kirliliği bulunuyor. Öğrenciler, bu yeni dünyanın etkilerini özellikle yoğun bir şekilde hisseden gruplardan biridir. Bu yazıda, dopamin çağı ve kötü dopamin kaynakları içerisinde öğrenci olmayı inceleyeceğiz. 

Dopamin, beynin ödül sisteminin bir parçası olarak zevk almamıza yardımcı olma konusunda en belirgin rolü oynar. Bu kimyasal, hoşlandığımız şeyleri elde ettiğimizde veya beklenmedik bir ödülle karşılaştığımızda salınır. Ancak bazı davranışlar, özellikle hızlı tatmin sağlayanlar, dopamin seviyelerini hızla artırabilir. (Dopamine: The pathway to pleasure, Harvard Health Publishing, 2021) 

Dopamin çağı, hız ve haz arayışının bir simgesidir. Özellikle öğrenciler, bu çağın etkilerini daha fazla hisseden gruplardan biridir. Bu dönemin, özellikle öğrenciler üzerinde kötü dopamin kaynaklarının hızla tüketilmesi ve bağımlılık oluşturulması açısından önemli etkileri vardır. Teknoloji ve internetin yaygınlaşmasıyla birlikte, öğrenciler için kötü dopamin kaynaklarının etkileri daha fazla dikkat çekmeye başladı. Kötü dopamin kaynakları, çoğu zaman anlık tatmin sağlar ancak uzun vadede ciddi sonuçlara yol açabilir. 

Öğrencilerde gözlemlenen kötü dopamin kaynaklarına örnekler: 

Dizi-Film İzlenimi: Öğrenciler, özellikle tatiller veya hafta sonları gibi boş zamanlarını kullanarak uzun süre boyunca dizileri veya filmleri tek bir oturuşta izleme eğilimindedirler. Bu hızlı tatmin, zaman yönetimi sorunlarına ve uyku eksikliğine yol açabilir. 

Sosyal Medya Bağımlılığı: Sosyal medya platformları, beğeni ve yorumlar gibi etkileşimler aracılığıyla hızlı bir şekilde dopamin sağlar. Öğrenciler, sürekli olarak çevrimiçi olma, bildirimleri kontrol etme ve paylaşımlar yapma isteğinde olabilirler. Bu; dikkat eksikliğine, sosyal geri çekilmeye ve gerçek dünya ilişkilerinin kopmasına yol açabilir. 

Hazır Yiyecekler: Hızlı yemek tüketimi ve şekerli atıştırmalıklar, öğrenciler arasında popüler olan bir başka kötü alışkanlıktır. Bu tür yiyecekler, hızlı bir şekilde tatmin eder ancak obezite, diyabet ve sağlık sorunları riskini artırabilir. 

Oyun Bağımlılığı: Bilgisayar oyunları veya video oyunları, özellikle rekabetçi çevrimiçi oyunlar, öğrenciler arasında yaygın bir bağımlılık kaynağıdır. Bu oyunlar hızlı ödüller sunar ve saatlerce oynanabilir, bu da dikkat eksikliği ve sosyal izolasyona neden olabilir. 

Bu tür kötü dopamin kaynakları, öğrencilerin zihinsel ve fiziksel sağlıklarını olumsuz etkileyebilir. Öğrenciler, bu alışkanlıkların uzun vadeli etkileri hakkında bilinçli olmalı ve sağlıklı alternatifler geliştirmeye teşvik edilmelidir. 

Kötü Dopamin Kaynaklarının Öğrencilere Etkileri: 

Akademik Performansın Düşmesi: Kompulsif online alışveriş, sosyal medya bağımlılığı veya video oyun oynama gibi kötü dopamin kaynakları, öğrencilerin ders çalışma zamanlarını kısaltabilir. Bu, öğrencilerin öğrenme süreçlerini olumsuz etkileyerek notlarının düşmesine yol açabilir. 

Sosyal İlişkilerin Zayıflaması: Sosyal medya bağımlılığı veya bilgisayar oyunları, öğrencilerin gerçek dünyadaki sosyal ilişkilerini olumsuz etkileyebilir. Bu durum, izolasyon, yalnızlık ve iletişim sorunlarına yol açabilir. 

Artan Stres ve Anksiyete: Kötü dopamin kaynaklarının cazibesi, öğrencileri stres ve anksiyete konusunda daha hassas hale getirebilir. Öğrenciler, ertelemeye bağlı olarak sınav veya ödev son teslim tarihlerine yetişmekte zorluk yaşayabilirler. 

Uyku Düzensizlikleri: Kötü dopamin kaynaklarına fazla zaman harcamak, öğrencilerin uyku düzenlerini bozabilir. Yetersiz uyku, konsantrasyon eksikliği, öğrenme zorlukları ve genel sağlık sorunlarına yol açabilir. 

Dikkat Problemi: Kötü dopamin kaynakları, öğrencilerin dikkat problemlerini daha da derinleştirebilir. Dikkat eksikliği yaşayan öğrenciler, bu kaynaklara daha fazla zaman harcayabilir ve dikkatlerini daha zor kontrol edebilirler. Özellikle sürekli olarak dikkat dağıtan aktiviteler, öğrencilerin ders çalışma sürelerini kısaltabilir ve akademik performanslarını olumsuz etkileyebilir. Dikkat sorunları yaşayan öğrenciler için bu tür kaynaklardan uzak durmak veya sınırlamak önemli olabilir. 

Düşük Benlik Saygısı: Sürekli olarak beğeni alma isteği ve onay arayışı, öğrencilerin benlik saygısını olumsuz etkileyebilir. Bu,öğrencilerin kendilerini yetersiz hissetmelerine ve motivasyon kaybına neden olabilir. 

Velilere Öneriler 

Açık İletişim Bulunun ve Destek Sağlayın: Anne ve babalar çocuklarıyla açık iletişim kurmalı ve onların bu yeni dünya düzeniyle başa çıkmalarına yardımcı olmalıdır. Soruları yanıtlamak ve endişelerini paylaşmak, çocukların duygusal destek bulmalarına yardımcı olabilir. Anne ve babalar, çocuklarının duygusal ihtiyaçlarını anlamalı ve destek olmalıdır. 

Örnek Olun: Anne ve babalar, kendi tüketim alışkanlıklarını ve teknoloji kullanımını denetlemelidir. Çocuklar, ebeveynlerinden gördükleri davranışları örnek alırlar, bu nedenle doğru şekilde örnek olunmalıdır. Anne ve baba, çocuğu düzenli egzersiz, sağlıklı beslenme ve yeterli uyku gibi sağlıklı alışkanlıklar geliştirilmesi yönünde teşvik etmelidir. 

Sınırları Belirleyin: Ekran sürelerini ve tüketim alışkanlıklarını sınırlamak, çocukların dengeyi bulmalarına yardımcı olabilir. Aile içi kurallar oluşturmak, herkesin daha sorumlu davranmasını teşvik edebilir. Dijital cihazların ve sosyal medyanın sürekli kullanımını sınırlayın. Bildirimleri kapatarak, ekran sürelerini sınırlayarak ve dijital detoks yaparak daha fazla çevrimdışı zaman yaratın. 

Profesyonel Yardım Alın: 

Eğer kötü alışkanlıklar bağımlılığa dönüşmüşse, profesyonel yardım almak önemlidir. Psikoterapi, danışmanlık veya bağımlılık uzmanları bu konuda yardımcı olabilir. 

Dopamin çağı, öğrencilere hem büyük fırsatlar sunuyor hem de ciddi zorluklar getiriyor. Teknolojinin nimetlerinden yararlanırken dikkat dağıtıcı etkilerinden kaçınmak ve bilinçli bir şekilde kullanmak son derece önemlidir. Unutmayın dopamin çağında dengeli ve bilinçli bir yaşam stili benimsemek, öğrencilerin akademik başarılarına katkıda bulunabilirken, aynı zamanda ruhsal ve sosyal gelişimlerini de destekler. 

“Her şeyde dengeyi korumak, gerçek mutluluğun anahtarıdır." - Victor Hugo 

UZMAN KLİNİK PSİKOLOG FATİH HAN KARAKUYU 

Sizi Arayalım

Adınız Soyadınız
Telefon Numaranız

Bize Ulaşın

Adınız Soyadınız
E-Posta Adresiniz
Telefon Numaranız
Konu
Mesajınız